MEYVE DÜZENLEME ve SUNUMLARI

Mevsimlerden yaz, aylardan Ramazan olunca benim aklıma hep serin, hafif ve lezzetli yiyecekler geliyor. Mesela meyveler...
Bu hayallerle bütün gün nasıl geçer, iftara daha çok var. Meyvelerle oynayarak süsleyerek vakit daha çabuk geçer. İftar sofralarına ayrı bir güzellik ve şıklık katacak fikirler buldum. Denemek isteyenler buyursun.

http://baliketliamaguzelhatun.blogspot.com.tr/2014/06/mutluluk.html

  Fotoğraflar netten alıntıdır, emek sahiplerine saygılarımla.

AŞURE PASTASI / Ramazan ayı hayırlı olsun

3 adet yumurta
1 su bardağı toz şeker
1 su bardağı irmik
1/2 su bardağı kuru üzüm
1/2 su bardağı kuru kayısı (doğranmış)
1/2 su bardağı ceviz içi 
2 adet elma rendesi (ince tarafla)
2 tatlı kaşığı hindistan cevizi rendesi
1 paket kabartma tozu

Bütün malzemeler karıştırılır ve yağlanmış tepside 170 derece fırında pişirilir. Soğuduktan sonra 1 çay bardağı su ve 1 çay bardağı toz şeker soğuk olarak karıştırılır ve kekin üstüne dökülür.
  Kreması için :
1 litre süt
6-7 çorba kaşığı toz şeker
2 çorba kaşığı un
2 çorba  kaşığı nişasta
1 paket krem şanti
Krem şanti hariç malzemeler karıştırılıp pişirilir. Ilınınca krem şanti ilave edilirek karıştırılır ve kekin üzerine dökülür.

Önemli not : Ölçüler kare borcam içindir. Benim gibi daha büyük borcama yapmak isterseniz tarifteki malzemeleri bir buçuk kat olarak kullanın.                                                                                         
Bereketiniz bol, ağız tadınız hep yerinde olsun.

İKİ YAĞMUR ARASI PİKNİK

Bu yıl soğuklarıyla meşhur Eskişehir'de sadece bir defa kar yağdı o da aynı gün eridi gitti. Aylardır da hemen her gün yağmur yağıyor, yaz geldi mi gelecek mi anlamadık. 
Anadolu'da kış ve yaz başlarında her gün öğleden sonra yağan yağmurlara Kırk ikindi yağmurları denir. Ama bunlar kaç kırk gün oldu saymadım. Amazon ormanlarındaki iklime benzedik sanki - öğlene kadar güneşli, öğleden sonra yağmurlu. Barajlarımız dolsun, ormanlarımız bollaşsın inşallah.

Bugün arkadaşlarla piknik yaptık. Ağaçlar her yaprağına kadar tertemiz yıkanmış, çimler yemyeşil, hava tertemiz. Porsuk çayının berrak sularında türlü balıklar yüzüyor. Ağaç dalları arasından serçelerin ve kargaların gürültülü telaşı duyuluyor. Güvercinler ise çimler arasında koşuşturan börtüböceğin peşinde.

İşte böyle bir ortamda doğaya misafir olduk, soframızı kurduk. Gölgesine yerleştiğimiz görmüş geçirmiş söğüt ağacı, hoş geldiniz der gibi dallarını sallıyordu. Sabah güneşi de dalların arasından bize muzipçe gülümsüyordu.

Yakışıklı küçük beyimiz makine parkını yakınlara kurmuştu bile. Kepçeyle kamyona kum dolduracaktı ama karıncalarla anlaşma sağlayamadı bir türlü.

Mis gibi demli çay, lezzetli yiyecekler, bol fotoğraf ve tatlı mı tatlı sohbetle geçti saatler. Her günkü beklenen yağmura yakalanmadan parka veda ettik. Şahsen, tadı damağımda kaldı. Sevgili arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum bu güzel gün için.

"HAYATI TESBİH YAPMIŞIM SALLIYORMUŞUM"

Değerlendirme çalışmalarımdan biri daha. Yeşil çay kutusuna yeni elbise hazırladım.

Kutuyu, kapağının rengine uygun muşamba ile kapladım. Kurdela ile süsledim ve kapak sapı yaptım.

Bordo kumaştan çiçek ve tomurcuklar diktim, boncuk elyafla doldurdum. Tülden yaptığım çiçekleri boncuklarla tamamladım.

Yine çay kutusu olarak kullanmayı düşünüyorum ama artık daha göz önünde bir yer bulacak kendine.

Eskisinden çok farklı oldu, değil mi? Tozlu dere'den gelip Altın koy'a yerleşmiş gibi olmadı mı :)  ( Med cezir dizisini izleyenler daha iyi anlamıştır. )

BU HARİKA ÖPÜCÜKLÜ ÇANTA SİZİN OLABİLİR

Bu yılın trendlerinden biri "öpücük" ! Ne hoş, değil mi? Bu yaz pek çok yerde farklı versiyonlarını göreceğiz.
Sevgili Nur's butik, kendi tasarımı ve kendi el emeği ile hazırladığı bu çantayı çekiliş hediyesi olarak veriyor. Nur'un tasarımları onun ince zevkini ve güzelliğini yansıtıyor. Ayrıca çok titiz, temiz çalışıyor ve son derece muntazam işler çıkartıyor.
Çekiliş hakkında bilgi almak ve katılmak için tık tık...

1. GELENEKSEL (!) BAYKUŞLAR TOPLANTISI YAPILDI

Çevredeki ormanlarda ( kaldığı kadar ) yaşayan baykuşların temsilcileri bir araya geldiler. Giderek daralan yaşam alanları, kirlenen ve azalan su kaynakları, tarımda kullanılan zehirli ilaçları ve avcılar tarafından vurulma olaylarının artması konularını uzun uzun tartıştılar.

Toplantıya ilgi büyüktü ve beklentiler yüksekti, buna karşın yaptırımlarının olmadığı konuşuldu. Ancak doğanın korunması konusunda bilinçli insanların çoğalması ve etkin konuma gelmesi ile baykuşların ve diğer tüm canlıların korunabileceği sonucuna vardılar.

 

İnsanın da doğanın bir parçası olduğunu ve doğa ile uyum içinde yaşamasının önemini kavrayan, torunlarına temiz ve yaşanabilir bir dünya bırakmak isteyen ve bunun için elinden gelen her şeyi yapan insanları desteklemeye karar verdiler.

Ormanları, dağları, akarsuları, yaylaları ve bütün canlıları seven ve korumak isteyen insanlara şans, talih, uğur getirmeye oy birliği ile karar verdiler.

ÇİÇEK DESENLİ KUTU

Oğlum küçükken, evde her kime bir hediye gelse hediye paketinin ve kutusunun açılmasından sonra en sevimli halini takınır, boynunu büker ve biraz da acıklı bir sesle "Kutusu benim olsun mu? " derdi. Bu yöntemle biriktirdiği kutulara türlü türlü eşyalarını yerleştirirdi. Masası, dolabı, odası o zamandan beri hep düzenlidir.

Bu kutuyu kaplayıp süsleyince, oğlumun kutu merakı aklıma geldi ama bu kadar süslüsünü tercih etmezdi herhalde.

Kutuyu muşamba ile kapladım, yine muşambadan yaptığım çiçekler, kurdela, boncuk, püskül v.b. ile süsledim. İçini ise kapitone kumaşla kapladım.

Fular-eşarp, çorap, toka-takı gibi ufak eşyaların derli toplu tutulması için çok iyi oluyor. Hatta gecelik- pijama da konabiliyor. Kısacası ilave depolama alanı elde ediliyor, ayrıca görüntüsü de hoş olduğu için dolaba falan kaldırmaya gerek olmadan komodinin veya şifoniyerin üstünde tutulabiliyor. Tozlansa da nemli bezle siliniyor.
Elbette ki hediye kutusu da olabilir. Hem şık hem de kullanışlı değil mi, sizce de?